Fransızca içindeki aspect ne anlama geliyor?
Fransızca'deki aspect kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte aspect'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki aspect kelimesi özellik, yön, taraf, görünüş, görünüm, bakış açısı, görüş açısı, yön, yüz ifadesi, kriter, görünüş, mahiyet, unsur, öğe, yön, taraf, yön, tutum, tavır, yol, tarz, görünüm, görünüş, vahşilik, yabanilik, temizlik/temiz giyimlilik, dış görünüş, eskilik, yıpranmış, (el yazısı, vb.) düzgünlük, muntazamlık, iyi/olumlu özellik, kılıksızlık, eski bir görünüm vermek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
aspect kelimesinin anlamı
özellik, yön, taraf(caractéristique) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le seul aspect de la vie citadine que Bob déteste, c'est le bruit. Şehir hayatının nefret ettiği tek yönü gürültülü oluşudur. |
görünüş, görünüm
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
bakış açısı, görüş açısınom masculin (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a toujours vu les choses sous un aspect négatif. Herşeyi olumsuz bir bakış açısıyla değerlendirirdi. |
yönnom masculin (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle découvrit un aspect de sa personnalité qu'elle ne connaissait pas. |
yüz ifadesi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle est généralement d'aspect heureux et optimiste. |
kriter(étalon de mesure) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Notre procédé est le meilleur sous tous les aspects. |
görünüşnom masculin (Grammaire) (dilbilgisi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Cet exercice teste les connaissances des élèves sur l'aspect ; ils doivent choisir entre le prétérit simple et le prétérit continu. |
mahiyet
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
unsur, öğe
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Une bonne grammaire n'est qu'un des éléments nécessaires pour bien écrire. |
yön, taraf(mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le problème était composé de plusieurs facettes qu'il fallait traiter individuellement. |
yön
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le discours du conférencier a ouvert une dimension inhabituelle sur le sujet. |
tutum, tavır
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yol, tarznom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Justin a décidé d'aborder le problème sous un nouvel angle. |
görünüm, görünüş
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le jouet des enfants avait l'air d'un vrai téléphone. Oyuncak telefon, sahici telefon görünümündeydi. |
vahşilik, yabanilik
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Julia est allée en Nouvelle-Zélande pour profiter du caractère sauvage de la campagne. |
temizlik/temiz giyimlilik(kişi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'allure soignée de ma mère est oppressante. |
dış görünüşnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Selon l'aspect extérieur, c'était le couple le plus heureux du quartier. Il vaut mieux juger quelqu'un sur son caractère que sur son aspect extérieur. |
eskilik
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yıpranmış(vêtements) (kumaş, vb.) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Dan portait un T-shirt et un jean délavé. |
(el yazısı, vb.) düzgünlük, muntazamlıknom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'écriture de Charlie est facile à lire de par son caractère soigné. |
iyi/olumlu özellik
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Marilyn gère bien son argent, c'est un aspect positif. |
kılıksızlık(vêtement) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
eski bir görünüm vermek(meuble) (eşya, giysi, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Le menuisier a donné un aspect vieilli à la commode. |
Fransızca öğrenelim
Artık aspect'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
aspect ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.