Portekizce içindeki atacar ne anlama geliyor?

Portekizce'deki atacar kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte atacar'ün Portekizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Portekizce içindeki atacar kelimesi saldırmak, hücum etmek, üstüne gitmek, sertçe eleştirmek, saldırmak, saldırıda bulunmak, saldırmak, saldırmak, yemeğe başlamak, saldırmak, üstüne saldırmak, saldırmak, saldırmak, aniden çıkışmak, -e saldırmak, sözlü saldırıda bulunmak, saldırmak, sözlü saldırıda bulunmak, savaş açmak, eleştirmek, (sorun) çözmeye çalışmak, çaresine bakmak, hapur hupur yemek, saldırmak, saldırmak, hücum etmek, buzdolabına hücum etmek, saldırmak, hücum, hücum etmek, saldırmak, hamle yapmak, ısırmak, topluca saldırmak, koyulmak, saldırganlık yapmak, (hayvan) saldırmak/saldırarak yaralamak, -e saldırmak, öldürmek, haklamak, yola çıkmak, hücum etmek, saldırmak, koyulmak, kurban etmek, ile dolmak, yemeğe girişmek, müdahale etmek, hapur hupur yemek, saldırmak, hücum etmek, saldırmak, saldırmak, karşı saldırı yapmak, karşı atak yapmak, kanattan hücum etmek, yandan saldırmak, yan taarruz yapmak, karşı saldırıda bulunmak, baskın yapmak, el bombası atmak, yandan müdahale etmek, eleştirmek, tenkit etmek, küçük baltayla/el baltasıyla/nacakla saldırmak, kılıçla saldırmak, pusuya düşürmek, acımasızca saldırmak, vahşice saldırmak, mızrakla saldırmak, sözle saldırmak, gazla zehirlemek, gazla saldırmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

atacar kelimesinin anlamı

saldırmak, hücum etmek

verbo transitivo

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

Os ladrões o atacaram na rua.

Hırsızlar sokak ortasında adama saldırdı.

üstüne gitmek

verbo transitivo (mecazlı)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

sertçe eleştirmek

verbo transitivo

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

O candidato atacou ferozmente o oponente.

saldırmak, saldırıda bulunmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

saldırmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Joyce estava acariciando o gato quando ele repentinamente atacou.

yemeğe başlamak

verbo transitivo (gíria)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Comecei a salivar quando senti o cheiro da torta caseira da minha mãe; eu estava pronto para atacar.

saldırmak

(birisine)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Davies repentinamente atacou sua vítima, socando o Sr. Jackson no chão.

üstüne saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Quando nos recusamos a entregar nossas carteiras, eles nos atacaram com dois tacos de baseball.

saldırmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

A quadrilha atacou sua vítima sem aviso prévio. Os cães atacaram a raposa.

saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

aniden çıkışmak

(figurado)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Ian tem uma tendência de atacar se acha que está sendo pessoalmente criticado.

-e saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

sözlü saldırıda bulunmak

verbo transitivo (verbalmente)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Os ladrões atacaram sua vítima quando foram incomodados.

sözlü saldırıda bulunmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Ele realmente decidiu atacá-lo quando o viu flertando com sua esposa.

savaş açmak

verbo transitivo (bir şeye karşı)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

eleştirmek

(figurado)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

(sorun) çözmeye çalışmak, çaresine bakmak

(problema)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

O dono da loja atacou o problema de furtos instalando um sistema de câmeras.

hapur hupur yemek

verbo transitivo (comida)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

saldırmak

verbo transitivo (assaltar)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

O furacão nos atacou sem aviso.

saldırmak, hücum etmek

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Os dois homem atacaram James enquanto ele caminhava no parque.

buzdolabına hücum etmek

(figurado)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Brenda está cansada de suas crianças atacarem a geladeira: nunca há comida sobrando quando ela quer algo.

saldırmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

hücum

verbo transitivo (geladeira, informal, figurado)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

hücum etmek, saldırmak

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)

O exército atacou no meio da noite. Os ladrões de banco atacaram outra vez.

hamle yapmak

(com espada)

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)

O cavaleiro sacou a espada e atacou o inimigo.

ısırmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

A cobra atacou a perna dele sem aviso.

topluca saldırmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

koyulmak

verbo transitivo (figurado) (hevesle bir işe)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

saldırganlık yapmak

(verbalmente)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

(hayvan) saldırmak/saldırarak yaralamak

verbo transitivo (animal)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

-e saldırmak

verbo transitivo (mostrar hostilidade, agressão)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

öldürmek, haklamak

verbo transitivo (informal)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

yola çıkmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

hücum etmek, saldırmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

A milícia atacou a cidade.

koyulmak

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)

kurban etmek

(pessoa: vitimizar) (kişi)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Pessoas que fazem bullying abusam dos fracos.

ile dolmak

(figurado) (kuşku, sıkıntı, şüphe, vb.)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

yemeğe girişmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

A torta de maçã parece deliciosa; mal posso esperar para devorá-la.

müdahale etmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

hapur hupur yemek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Pude dizer pela maneira que o morador de rua devorou o hambúrguer que ele não havia comido o dia todo.

saldırmak, hücum etmek

verbo transitivo (fisicamente)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

saldırmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

O exército tomou o inimigo de surpresa.

saldırmak

(informal)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

O grupo de homens foi para cima de Pete, o socando e chutando.

karşı saldırı yapmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

karşı atak yapmak

(figurado)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

kanattan hücum etmek, yandan saldırmak, yan taarruz yapmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

O esquadrão principal do exército atacou o inimigo enquanto um grupo menor flanqueava.

karşı saldırıda bulunmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

baskın yapmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

O inimigo os surpreendeu de manhã cedo.

el bombası atmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

yandan müdahale etmek

locução verbal (esporte) (spor)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

eleştirmek, tenkit etmek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

küçük baltayla/el baltasıyla/nacakla saldırmak

locução verbal

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

kılıçla saldırmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

pusuya düşürmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

O jaguar atacou de tocaia os caçadores que dormiam.

acımasızca saldırmak, vahşice saldırmak

locução verbal

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

O leão atacou o gnu ferozmente.

mızrakla saldırmak

expressão verbal

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

sözle saldırmak

locução verbal (figurado) (mecazlı)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

gazla zehirlemek

expressão verbal

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

gazla saldırmak

expressão verbal

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

Portekizce öğrenelim

Artık atacar'ün Portekizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Portekizce içinde arayabilirsiniz.