Fransızca içindeki aisé ne anlama geliyor?
Fransızca'deki aisé kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte aisé'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki aisé kelimesi zengin, rahatlık, zengin, rahat pozisyonu, rahat duruşu, zengin, varlıklı, kolay, basit, zahmetsiz, kolay, basit, zahmetsiz, endişeyle, kaygıyla, kısıtlanmamış, serbest, tedirgin, gergin, sinirli, ratahsız, rahat davranmayan, huzursuz, rahatsız, tedirgin, sıkılmış, canı sıkkın, huzursuz, daha kolay, varlıklı, hali vakti yerinde, konfor alanı, konfor bölgesi, rahatlatmak, rahatına bakmak, rahat olmak, yerleşmek, rahat oturmak, hoşgeldin, hoşgeldiniz, rahat, rahat anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
aisé kelimesinin anlamı
zenginadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ses vêtements le faisait passer pour une personne aisée, mais son accent avait l'effet inverse. |
rahatlıknom masculin (confort) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'aise de Brad était manifeste pour tous quand il s'assit dans un fauteuil bien rembourré. |
zengin
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ils doivent être riches s'ils peuvent se payer une maison de ce quartier ! |
rahat pozisyonu, rahat duruşu(militaire) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les soldats se tenaient au repos avant l'inspection. |
zengin, varlıklıadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Christina vient d'une famille aisée et n'a jamais eu besoin de travailler. |
kolay, basit, zahmetsiz
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Faire un gâteau en utilisant une préparation préemballée est facile (or: aisé). |
kolay, basit, zahmetsiz(mecazlı) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Voyager dans un autre pays est une manière aisée d'apprendre une langue. |
endişeyle, kaygıyla
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
kısıtlanmamış, serbest
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Vous devez vous sentir libres de poser des questions. |
tedirgin, gergin, sinirli
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Traverser cette rue me rend nerveuse. Kapıyı açınca karşısında ürkek gözlerle ona bakan küçük bir çocuk buldu. |
ratahsız, rahat davranmayan(physiquement) (kişi) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Beth n'était pas bien installé dans la chaise dure. |
huzursuz, rahatsız, tedirgin(personne) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
sıkılmış, canı sıkkın
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
huzursuzlocution adjectivale (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Je suis toujours mal à l'aise dans les soirées où je ne connais personne. |
daha kolay
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ça serait plus facile de résoudre ce problème de maths avec une calculatrice. |
varlıklı, hali vakti yerinde
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Une fois nos dettes toutes payées, nous étions très à l'aise financièrement. |
konfor alanı, konfor bölgesi(Psychologie surtout) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
rahatlatmakverbe transitif (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Gillian nous a mis à l'aise avant le test en faisant une blague. |
rahatına bakmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Entrez, je vous en prie, et faites comme chez vous. |
rahat olmaklocution verbale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Je suis plus à l'aise quand mon patron n'est pas au bureau. |
yerleşmeklocution verbale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il m'a fallu quelques mois pour être à l'aise dans mon nouveau travail. |
rahat oturmakverbe pronominal (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
hoşgeldin, hoşgeldiniz
(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Ici, on ne fait pas de cérémonies, alors fais comme chez toi ! |
rahatlocution adjectivale (kişi) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
rahat
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Chris était très gentil et je me suis immédiatement senti à l'aise avec lui. |
Fransızca öğrenelim
Artık aisé'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
aisé ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.