Hintçe içindeki झुंझला ne anlama geliyor?

Hintçe'deki झुंझला kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte झुंझला'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki झुंझला kelimesi çok rağbet gören sey, kudurmak, şiddetli öfke, büyük öfke, moda anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

झुंझला kelimesinin anlamı

çok rağbet gören sey

(rage)

kudurmak

(rage)

şiddetli öfke

(rage)

büyük öfke

(rage)

moda

(rage)

Daha fazla örneğe bakın

4:5) हम सभी को चाहिए कि हम वैसा प्यार दिखाएँ जो ‘अनरीति नहीं चलता, अपनी भलाई नहीं चाहता, झुंझलाता नहीं और बुरा नहीं मानता।’
4:5). Hepimiz ‘çirkin davranışlarda bulunmayan, kendi çıkarını düşünmeyen, kolayca kızmayan’ bir sevgi göstermeliyiz.
झुँझलाना मत और बुराई में मत लग जाना। —भज.
Öfkelenme; bu yalnızca kötülüğe götürür (Mezm.
जब याजकों ने उसे खबरदार किया और यह गुस्ताखी करने से रोका तो ‘उज्जिय्याह झुंझला उठा।’
Kâhinler bu küstahça eylemi yapmaması için uyardığında “Uzziya öfkelendi.”
इससे प्रोटेस्टेंट कुलीन वर्ग के लोग झुँझला उठे और वे प्राग के महल में धड़धड़ाते हुए घुसे, और तीन कैथोलिक अफसरों को पकड़कर उन्हें ऊपरी मंज़िल की खिड़की से बाहर फेंक दिया।
Bu duruma öfkelenen Protestan soylular Prag’daki bir sarayı basarak üç Katolik görevliyi yakalayıp sarayın üst penceresinden aşağı attılar.
वह झुँझला उठता है और अपनी सत्ता बचाने के लिए हर मुमकिन कोशिश करता है।
Hüsrana uğrar ve tahtını korumaya çalışır.
मगर वे “परमेश्वर के दूतों को ठट्ठों में उड़ाते, उसके वचनों को तुच्छ जानते, और उसके नबियों की हंसी करते थे। निदान यहोवा अपनी प्रजा पर ऐसा झुंझला उठा, कि बचने का कोई उपाय न रहा।”
Ama onlar “RABBİN kızgınlığı şifa bulmaz derecede kavmına karşı yükselinciye kadar, Allahın ulakları ile eğlendiler, ve sözlerini hor gördüler, ve peygamberlerile istihza ettiler.” (II.
इसलिए पौलुस हमें कहता है कि प्रेम “झुंझलाता नहीं।”
Pavlus bu nedenle bize sevgi “hiddetlenmez” diyor.
योना ने झुँझलाते हुए कहा, ‘इससे तो अच्छा था कि मैं अपने देश में ही रहता।’
Kendi evinde, memleketinde kalsaydı daha iyi olacağını öne sürdü.
(ईज़ी-टू-रीड वर्शन) दूसरे जो कुछ कहते या करते हैं, प्रेम उस पर आसानी से झुँझलाता नहीं।
Sevgi, başkalarının söyledikleri veya yaptıkları yüzünden kolay kolay öfkelenmez.
ऐसी परिस्थितियाँ होती हैं जब झुंझलाना आसान होता है, जिस कारण पौलुस ने तीमुथियुस को सलाह देने की आवश्यकता महसूस की: “प्रभु के दास को झगड़ालू होना न चाहिए, पर सब के साथ कोमल और शिक्षा में निपुण, और सहनशील हो”—जी हाँ, झुंझलाए न—“विरोधियों को नम्रता से समझाए।”—२ तीमुथियुस २:२४, २५.
Kolayca hiddetlenmeye yol açabilecek koşullar bulunduğundan Pavlus Timoteos’a şu öğüdü verme gereğini görmüştü: “Rabbin kuluna kavga lâzım değildir; fakat herkese karşı mülâyim, öğretmeğe hazır, tahammül eden”—yani hiddetlenmeyen—“karşı duranları hilimle ıslâh edici olmalıdır.”—II. Timoteos 2:24, 25.
एक पत्नी कहती है: “हमारे साथ क्या हो रहा है जब यह देखकर मैं [अपने पति पर] बुरी तरह झुँझला उठती हूँ और मुझे कुछ सुझाई नहीं देता, तब भी मेरी चिंता यह नहीं होती कि हमारा रिश्ता टूट जाएगा।
Bir kadın şunu söylüyor: “[Kocama] çok kızdığımda ve başımıza gelenlere çok üzüldüğümde bile, evliliğimizin sona ereceğini düşünüp kaygılanmam.
जब हम ऊपर बतायी समस्याओं, तनाव और चिंताओं पर गौर करते हैं, तो हम समझ पाते हैं कि क्यों लोगों के लिए हर दिन अपनी ज़िम्मेदारी निभाना मुश्किल हो गया है और ऐसे में वे क्यों झुँझला उठते हैं।
Tüm bu sorunları, baskıları ve kaygıları düşündüğümüzde, insanların günlük faaliyetleri sırasında neden bu kadar hayal kırıklığı yaşadıklarını anlıyoruz.
12 इन तीन यहूदी अधिकारियों को मूरत के सामने दंडवत् ना करता देख कुछ कसदी उन पर झुँझला उठे।
12 Üç İbrani memurun heykele tapınmayı reddetmesi Kildanilerden (Kaldelilerden) bazılarını öfkelendirdi.
जब हमारे जीवन में कोई बुरी घटना घटती है, तो यह स्वाभाविक है कि हम बिलकुल लाचार महसूस करें, हमें ऐसा लगे मानो हमारा सबकुछ लुट गया हो और यहाँ तक कि हम गुस्से से झुँझला उठे।
Bir trajedi bizi yakından etkilediğinde doğal olarak hüsrana uğrar, birini kaybetmenin üzüntüsünü yaşar, hatta öfke duyarız.
जेल में एक बार पूछताछ के दौरान अफसर मुझ पर झुँझला उठा। वह कहने लगा, “देख लेना, हम तुम लोगों को इतनी आसानी से खत्म कर देंगे जैसे कोई चूहों को कुचल देता है।”
Hapisteyken bir sorgu sırasında yetkili memur bana bağırarak “Çok yakında sizi fare gibi ezeceğiz” dedi.
यह मुझे झुंझला देता है
Beni delirtiyorlar.
यह हमें झुँझलाने से और असली या कल्पित अन्यायों की वजह से लोगों के ख़िलाफ़ बोलने से रोकता है।
Bu, başkalarının bize yaptıkları gerçek veya hayali hatalardan dolayı öfkelenip, onların aleyhinde konuşmamıza da engel olacak.
इसके बावजूद कि परमेश्वर ने कितनी ही बार इस्राएलियों पर अपनी कोमल भावनाएँ ज़ाहिर कीं, वे “परमेश्वर के दूतों को ठट्ठों में उड़ाते, उसके वचनों को तुच्छ जानते, और उसके नबियों की हंसी करते थे। निदान यहोवा अपनी प्रजा पर ऐसा झुंझला उठा, कि बचने का कोई उपाय न रहा।”
Tanrı’nın onlara karşı hassas duygular beslediğine ilişkin çok sayıda kanıt olmasına rağmen, İsrailliler “RABBİN kızgınlığı şifa bulmaz derecede kavmına karşı yükselinciye kadar, Allahın ulakları ile eğlendiler, ve sözlerini hor gördüler, ve peygamberlerile istihza ettiler [aşağıladılar, YÇ].”
(यहेजकेल 5:11; 8:17, 18) हमें आगे बताया गया है: “वे परमेश्वर के दूतों को ठट्ठों में उड़ाते, उसके वचनों को तुच्छ जानते, और उसके नबियों की हंसी करते थे। निदान यहोवा अपनी प्रजा पर ऐसा झुंझला उठा, कि बचने का कोई उपाय न रहा।”
(Hezekiel 5:11; 8:17, 18) Ayrıca şunlar da anlatılıyor: “RABBİN kızgınlığı şifa bulmaz derecede kavmına karşı yükselinciye kadar, Allahın ulakları ile eğlendiler, ve sözlerini hor gördüler, ve peygamberlerile istihza ettiler.” (II.
(नीतिवचन 15:1) इसलिए दानिय्येल ने कड़े शब्दों का इस्तेमाल करके अपनी बात मनवाने के बजाय मामले को ठंडा हो जाने दिया। वह नहीं चाहता था कि कोई उसकी ज़िद्द को देखकर उस पर इस कदर झुँझला जाए कि उसे बेकार में शहीद होना पड़े।
(Süleymanın Meselleri 15:1) Ricasının yerine getirilmesi için inatla diretmek ve başkalarını kendisine karşı kışkırtarak kahraman olmaya çalışmak yerine meseleyi oluruna bıraktı.
अगर आप घमंडी हैं, तो बुरी स्थिति में आप चिढ़ सकते हैं। और बुरे वक्त में या अपने-आप यह मानकर कि दूसरे ने आपके खिलाफ कोई गलती की है, आप झुंझला सकते हैं।—अय्यूब १:२२; २:१०; २७:२-५.
Gururlu biriyseniz, düş kırıklığına uğrama olasılığınız artar; sıkıcı ve üzücü koşullara, küçümseme olarak algıladığınız durumlara isyan edebilirsiniz.—Eyub 1:22; 2:10; 27:2-5.
11 परमेश्वर के लिए भाइयों की वफादारी देखकर शैतान झुँझला उठा।
11 Kardeşlerin savaş konusundaki tavrı her yönden doğru olmasa da İblis’i öfkelendirmişti.
5 अच्छे नतीजे: जब एक बहन ने अपनी पड़ोसिन को गवाही देने की कोशिश की, तो वह स्त्री बहन पर झुँझला उठी और उसे खरी-खोटी सुनाने लगी।
5 İyi Sonuçlar: Bir hemşire, komşusuna şahitlikte bulunmaya çalışırken kadın öfkelendi, hemşireye bağırıp çağırmaya başladı.
यह देखकर नबूकदनेस्सर गुस्से से झुँझला उठा और उसने ‘बाबुल के सब पण्डितों को नाश’ करने का हुक्म दे दिया।
Nebukadnetsar onların başarısızlıklarına öylesine öfkelendi ki, “Babilin bütün hikmetli adamlarının öldürülmesi için” emir çıkardı.

Hintçe öğrenelim

Artık झुंझला'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.