Hintçe içindeki जागरूकता ne anlama geliyor?
Hintçe'deki जागरूकता kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte जागरूकता'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki जागरूकता kelimesi farkındalık, şuurlanma, bilinç, şuur, bilinçlenme anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
जागरूकता kelimesinin anlamı
farkındalık(awareness) |
şuurlanma(awareness) |
bilinç(awareness) |
şuur(awareness) |
bilinçlenme(awareness) |
Daha fazla örneğe bakın
जागरूक मसीहियों के रूप में समय के महत्त्व को पहचानते हुए, हम बस हाथ पर हाथ रखकर छुटकारे की प्रतीक्षा नहीं करते। Zamanımızın acillik gerektirdiğini fark eden İsa’nın uyanık takipçileri olarak, sadece ellerimizi kavuşturup kurtuluşun gelmesini beklemiyoruz. |
१३:११-१४) जब हम अपने आपको शास्त्र के प्रकाश में जाँचते हैं, तो क्या हम सचमुच जागरूक हैं जैसा यीशु ने सिखाया? 13:11-14) Kendimizi Mukaddes Yazıların ışığında sınayınca İsa’nın bize öğrettiği gibi gerçekten uyanık durumda mıyız? |
यह जागरूकता मेँ पुरुषोँ और महिलाओँ के लिये चिकित्सा देख भाल बदलने की शक्ती है| Bu farkındalığın erkekler ve kadınların tıbbi tedavisini değiştirme gücü var. |
इस किर्गिस्तानी कीजी (किर्गिस्तानी भाषा में लड़की) के इंस्टाग्राम नृत्य जैसे अभिनव तरीके ग्रामीण किर्गिस्तान में दुल्हनों की कठोर वास्तविकताओं के बारे में जागरूकता बढ़ाने में अधिक प्रभावी हैं। Kırgız gizi (kızı) gibi yenilikçi girişimler Kırgızistan taşrasındaki gelinlerin haşin hayatlarına dikkat çekmekte çok daha başarılı olmakta. |
(भजन १००:२; १०४:३३, ३४; फिलिप्पियों ४:४, ५) इस प्रकार, जैसे दुष्टता और प्रायः अराजकता विश्व को निमग्न कर रही है, अनेक भेड़-समान लोगों को राज्य आशा की ओर जागरूक किया जा रहा है।—मत्ती १२:१८, २१; रोमियों १५:१२. (Mezmur 100:2; 104:33, 34; Filipililer 4:4, 5) Böylece, kötülük ve anarşi dünyayı sararken, koyun benzeri birçok insanda Gökteki Krallık ümidi uyandırılıyor.—Matta 12:18, 21; Romalılar 15:12. |
उन्होंने कहा कि वे लोग सचमुच आनन्दित हैं जो “अपनी आध्यात्मिक आवश्यकताओं के प्रति जागरूक हैं” और जो “धार्मिकता के भूखे और प्यासे हैं।” ‘Ruhi ihtiyaçlarının farkında olanların’ ve ‘adalete acıkıp susayanların’ gerçekten mutlu olduğunu söyledi. |
केवल वे ही बचेंगे जो सजग, सतर्क, और जागरूक हैं। Sadece tetikte olup uyanık duranlar hayatta kalacak. |
अंत मेँ मैँ मानसिक जागरुकता की हर परीक्षण मेँ विफल होगया| En sonunda tüm zihinsel farkındalık testlerinde başarısız oldum. |
इसके अलावा, यीशु ने अपने अनुयायियों को अपने संगी मनुष्यों में देखे गए “तिनके” जैसी कमी के बारे में शिकायत करने के बजाय अपने अंदर ‘लट्ठे’ जैसी बड़ी कमियों के बारे में जागरूक रहने की सलाह दी। Ayrıca, İsa takipçilerine öğüt vererek hemcinslerimizde gördüğümüz “çöp” kadar kusurlar hakkında şikâyet etmektense, kendimizde olan “mertek” büyüklüğündeki daha büyük suçların çok iyi bilincinde olmamızı söyledi. |
एक कहानीकार होने के नाते, मै समाज को कुछ देना चाहता था और सिर्फ़ जागरुकता फ़ैलाने के आगे जाना चाहता था हो सकता है कि कोई इन्हें पहचान ले या कम से कम इन की तस्वीर स्थाई, निष्पक्ष और सटीक याद दिलायेगी जो हुआ था, उसकी। Böylece, birileri bu eşyaları tanıyabilir ya da en azından bu fotoğraflar yaşananlara dair kalıcı, tarafsız ve eksiksiz birer hatırlatıcı olarak kalırlar. |
अब हम जागरूकता की बात करेंगे. İkinci aşama, farkındalıktır. |
अगर हम जागरूक न रहें और प्रार्थना में न लगे रहें तो क्या हो सकता है? Dua edip uyanık kalmazsak ne olabilir? |
२९ अनेक पायनियर ऐसे लोगों तक पहुँचने के प्रति जागरूक रहते हैं जो एक ऐसे विशिष्ट विषय में शायद ख़ास दिलचस्पी दिखाएँ जिस पर हमारी पत्रिकाओं में चर्चा की गयी है। 29 Bir bölge nazırı her zaman, hanımıyla markette alışveriş yaparken rastlantıda şahitlik ettiklerini söylüyor. |
उदाहरण के लिए, उन्होंने कहा, “ख़ुश हैं वे जो अपनी आत्मिक आवश्यकताओं के लिए जागरूक हैं, क्योंकि स्वर्ग का राज्य उन्हीं का है। . . . Örneğin: “Ne mutlu ruhi ihtiyaçlarının farkında olanlara, zira göklerin krallığı onlarındır . . . . |
सामाजिक वैज्ञानिक रॉस होनेविल्ल मानते है की सामाजिक बुद्धिमत्ता एक एकत्रित आत्म और सामाजिक जागरूकता के उपाय, विकसित सामाजिक विश्वासों और व्यवहार, क्षमता और भूख जटिल सामाजिक परिवर्तन का प्रबंधन है। Sosyal bilimci Ross Honeywill'e göre sosyal zekâ, kendinin ve toplumsal farkındalığın, gelişen sosyal inançların, tutumların ve karmaşık sosyal değişimi yönetme kapasitesin toplu bir ölçüsüdür. |
८ हफ़्तों के लिए, कृतज्ञता, करुणा, सहयोग, जागरूकता से सांस लेना| Sekiz haftalık bir program: minnettarlık, şefkat, işbirliği, bilinçli nefes alma. |
आध्यात्मिक समझ के बिना जागरूक और होशियार लोग, विश्व-मंडल की, संसार की घटनाओं की, यहाँ तक कि खुद अपनी बारीकी से जाँच करके काफी जानकारी हासिल कर लेते हैं, मगर वे यह समझने से चूक जाते हैं कि इन सबको किस मकसद से बनाया गया था। Ruhi kavrayışı olmayan gözlemciler evreni, dünya olaylarını, hatta kendilerini inceleyebilir; ancak gördüklerinin gerçek anlamını kavrayamazlar. |
इस तारीख को संयुक्त राष्ट्र महासभा ने सन् 1999 में मान्यता दी थी। क्यों? वह इसलिए ताकि लोगों में यह जागरूकता पैदा की जा सके कि महिलाओं को उनके अधिकार नहीं दिए जा रहे हैं। Bu gün, halkı kadın hakları ihlalleri konusunda bilinçlendirmek amacıyla 1999’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından resmen kabul edildi. |
और, इसलिए, हमें इन्सान होने के लिए, इन्सान होने का क्या मतलब है इसके सबसे बड़े मायने में, इन्सान होने का क्या मतलब है इसके सबसे खुशनुमा मायने में, मतलब यह है कि हमें उचित कारिन्दा होना पड़ेगा हमारे भीतर जो दैवी श्वास है उसका, और हमारे भीतर अस्तित्व के भाव के साथ परिपूर्ण होने के प्रयास, जीवित होने के, अस्तित्व के, विवेक के भाव, चेतना के, जागरूकता के, और भाव संवेदनशील होने का, प्रेम भरा होने का. Ve, bu nedenle, biz insanlık için, insan olmanın ne anlama geldiğine dair en yüksek hislerin, insan olmanın ne demek olduğuna dair en heyecan verici duyguların anlamı, içimizdeki ilahi nefesin, taşıyıcıları olduğumuz, ve içimizdeki, yine kendi içimizden gelen mükemmeli arama, hayatta olma, var olma, bilgeliğin niteliğin, şuurun, farkındalığın, merhametli ve aşkla dolu olmanın özelliklerini de bulundurduğumuzdur. |
19 और उसने ऐसा इसलिए किया ताकि वह स्वयं अपने लोगों या नफी के लोगों के बीच जा सके, कि वह उन्हें उनके कर्तव्यों के प्रति जागरूक करने के लिए उन्हें परमेश्वर का वचन सिखा सके, और परमेश्वर के बचन द्वारा सारे अहंकार और छल-कपट और उसके लोगों के बीच हो रहे सभी वाद-विवाद को मिटा सके, यह देखते हुए कि उनके विरूद्ध शुद्ध गवाही को बचाने का और कोई तरीका नहीं था । 19 Ve bunu halkının arasına ya da Nefi halkının arasına gidebilmek için yaptı; öyle ki onlara görevlerini hatırlatabilmek için Tanrı’nın sözünü vaaz edebilir ve halkı arasında var olan bütün gururu ve sahtekârlığı ve bütün çekişmeleri Tanrı’nın sözüyle ortadan kaldırabilirdi; onları geri döndürebilmek için onlara karşı saf bir tanıklık vermenin dışında başka çıkar bir yol göremiyordu. |
और बदलाव के तरफ पहला कदम है जागरूकता| Değişime doğru ilk adım ise farkındalıktır. |
यदि वह मानसिक और आत्मिक रूप से जागरूक रहेंगे, ‘वह अपने को समझ लेंगे कि वह क्या हैं और दण्ड नहीं पायेंगे।’—१ कुरिन्थियों १:२; ११:२०-२२, २७-३१. Eğer onlar zihnen ve ruhen uyanık olsalardı, ‘kendi kendilerini fark edeceklerdi ve mahkûm olmayacaklardı.’—I. Korintoslular 1:2; 11:20-22, 27-31. |
संसाधनों की कमी एक और अधिक मौलिक कारण से उपजा है: जागरूकता की कमी है। Kaynak yetersizliği daha önemli bir sebepten kaynaklanıyor: farkındalık eksikliği. |
यदि आपको यह मिलती, तो आपको हमेशा जागरूक रहना है। Onu bulmak istiyorsanız her an uyanık olmalısınız. |
मैंने इस बढ़ते विकास और जागरूकता को खुद भी वास्तव में देखा पूरे चीन में फेलते हुए . Çin'in her tarafında büyüyen bu evrim ve farkındalığın bir kısmını kendim görmeye başladım. |
Hintçe öğrenelim
Artık जागरूकता'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.